muhabbetname-şantiye bekçisi/ Deniz Kartal- www.dunyalilar.org

Bu hafta muhabbetname köşesinde Naçizane’ye özel olmasa da, herkese açık bir ortamda yazıldığı için ve bu anlamda mektup olarak nitelemekte bir sakınca görmediğimiz aşağıdaki yazıyı paylaşıyoruz. Yayınlamamıza onay veren satırların sahibine teşekkürlerimizle…



ŞANTİYE BEKÇİSİ
Geçtiğimiz günlerde Karamürsel taraflarında bir doğa yürüyüşündeydik. İzmir otoyolunun geçeceği ve çoğunlukla mübadele köylerinin yer aldığı yeşiller içindeki bölgelerde. Şeftali ve incir ağaçlarının arasından, çam ormanlarının derinliklerinden, uçsuz bucaksız buğday tarlalarının yanından geçip ulaştık köylere, mahallelere. Köylüler arazi ölçümleri için gelen memurlardan bıkmış olmalılar, "Yine ne var, neyi ölçüyorsunuz" diye karşılıyorlar her seferinde bizi.
Biz “Ölçmek için gelmedik, dağcıyız, doğanızın nefis havasını ciğerlerimize çekmeye geldik,” diyoruz. Önce çekimser davranıyorlar, sonra anlıyorlar dost olduğumuzu, sohbetlerimiz derinleşiyor.

Kızderbent yakınlarında Çamdibi Gölet’inin yanındayız. Fotoğraf çekmeye çalışırken yanımıza 50 yaşlarında biri yanaşıyor, gülümsüyor. Ütüsüz gri kumaş pantolonunun fermuarı bozuk, gömleğin yakaları iyice kirlenmiş, yıpranmış ayakkabıları yamuk yumuk...

-Merhaba abi, ben de burada şantiye bekçisiyim. 7 yıldır Çamdibi Gölet’inin sularını şu vadideki tarlalara veriyoruz, şuradaki arkadaş barajın suyu artarsa muslukları açıp boşaltıyor. Şuradaki pompalarla önce önümüzdeki tepedeki dağıtım noktalarına suyu veriyoruz oradan dağılım oluyor.

-Ne güzel, biz de geldik, biraz yürüyüş yapalım istedik. Burada bekçilik yaptığına göre herhalde bu köydensindir.

-Yok değilim, Balıkesirliyim...

-Aileni de buraya getirdin o zaman, yoksa zor olur, sen burada ailen oralarda.

- Getirmedim abi, 2 çocuğum ve eşim Balıkesir'in merkez köylerinden birindeler. 2 dönüm tarlam var orada, buğday ekiyoruz.

-Burada kalmana ve bu koşullarda yaşamana değecek kadar para kazanıyorsundur umarım. Ne kadar alıyorsun?

-1000 TL alıyorum, elektriğimi ve günlük ekmeğimi şantiye karşılıyor, yemek masraflarını kendim ödüyorum. 600 falan kalıyor geriye onun da 300'ünü karıma gönderiyorum, onların da masrafları var sonuçta.

-Çocuklar ne yapıyorlar? Okul falan?

- Biri evlendi gitti, diğer kızım Kur'an kursuna gidiyor, allah var bana hiç masrafı yok onun.

-Bu kadar para için ailenden uzakta kalmana değer mi? Ayda 600 TL memleketinde de kazanabilirsin, ailenden uzak kalmana gerek var mı?

- Yaş geçti abi, buradan çıkarsam ve iş bulamazsam diye korkuyorum.

Vedalaşıp ayrılıyoruz yanından, devleti, devletin masraflarını, devletin sahibinin kim olduğunu, devleti yönetenlerle halkın gündemlerindeki derin uçurumları, makam arabalarını, hanları, hamamları, sarayları, korumaları, süper emekli maaşlarını, makamları, makamlardaki koltukları düşünüyorum.

Devrimi düşünüyorum, kavgayı düşünüyorum...
Deniz Kartal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder